Kürşat Karacabey, elindeki köstebeklere; korkmayın türkçülere saldırın, ben avukatım sizi koruyacağım. Devlette bizim yanımızda diyordu. Dedi, Erce Anıl başıbüyük

Yüzsüz türkçüler: kendilerini polis yerine koyuyorlardı

Köstebek †ürkçülerin Ankara ayağı:

Devletin koruması altında ona, buna  saldıranlar şimdi neredeler? Dedi gerçek türkçüler.

Türkcüyüz dediler, ona buna saldırdılar, tutuklanmadılar. Çünkü devlet onları çok sevmişti.

Onlarda ne yapılması gerekiyor idiyse kendi gölgesinde bulunan kişilere iletiyörlerdi. Ankara’da Kürşat Karacabey’in elinde ona buna saldırta bileceği, takma adı Kemal Aksungur olan Erce Anıl Başıbüyük vardı, Istanbul’da yaşayan köstebek Kutlu Altay Kocaova’da kendisine bilgi aktarıyordu.

Kürşat Karacabey, elindeki köstebeklere; korkmayın türkçülere saldırın, ben avukatım sizi koruyacağım. Devlette bizim yanımızda diyordu. Dedi, Erce Anıl başıbüyük

“Kürşat Karacabey, bizlere (köstebeklere); korkmayın türkçülere saldırın, ben avukatım sizi koruyacağım. Devlette bizim yanımızda diyordu.” Dedi, Erce Anıl başıbüyük.

†ürkçüler, Ankara'da toplanıp, kendilerine katılmayan gerçek türkçülere saldırma konusunu görüşmüşlerdi.
†ürkçüler, Ankara’da toplanıp, kendilerine katılmayan gerçek türkçülere saldırma konusunu görüşmüşlerdi.

Kürşat Karacabey: “Acımayın bize katılmayan şerefsizlere, elinizden geleni yapın, korkmayın. Devlet bizim arkamızda” demişti.

 

Gerçektende Kürşat Karacabey’in

dediği çıktı. Yasadışı işler yapan †ürkçüler ile ilgili belgeler savcılıklara verildiğinde, savcılık “biz bunlarla ilgili işlem” yapamayız demişti.

 

O günlerde FETÖ ile ilgili tek söz etmediler. Buna ne deyeceğiz?

 

 

 

Köstebeklerin saldırısına uğrayan dişi bozkurt en sonunda çıldırdı

Köstebeklerin sıkça saldırısına uğrayan dişi bozkurt en sonunda çıldırdı. Devletin türkçülerinin görevleri gerçek türkçülere türkçülük yaptırtmamaktır. Bu bayanada saldırmalarının nedeni, bu bayanı kendi ellerine geçiremeyip, onu istedikleri biçimde kullanamamalarıdır. AKP’ye bağlı olan MİT’in birinci görevi türklük duygusunu köreltmektir. Bu nedenle MİT’e bağlı çalışmayan türkçüler sürekli  MİT’e çalışan köstebeklerin saldırılarına uğrayacaklardır.
Bu nedenle kim türkçülük yapmak isterse bu köstebekler ile didişmeyi göze almaları gerekiyor.

 

Insanlarin Özelini merak eden o o cocuklarina SUNU söylüyorum adi üstünde benim özelim benim kimseyi ilgilendirmez benim özellikle bana santaj yapmak isteyen o lagam fareleri köstebeklerine sunu diyeyim Ava giderken coktan avlanmis olmasinlar …benim yaram yok gocunacak kimseye veremiycek hesabimda yok bir günde geldim bir günde giderim yasim 40 bir cok haramilikleri bizzat yasamis görmüsüm bana Gayri yaradan disinda hic kimsenin sözü gecmez….bana kimsede santaj yapamaz kalbim rahat arkadaslar özelden bana bir sey göndermyin cünki Ben benim Faceme giren lagam farelerini bizzat taniyorum sorun yok ben izin verdigim sürece her sey olabilir konusursam yakarim her kes haddini bilsin …🗡🗡😡

View 8 more comments
  • Aydinli Erdem Tomris Han ablam hayirdir
  • Ekrem Altintaş Hayırdır akrabam ne oldu ki. Bana düşen bi rol varmı?
    Hide or report this
    • 3h
  • Ercan Uyar Tomris Han ağzı olan konuşur ve konu ile fazlada bilgim yok fakat kişi olarak şunu ifâde edeceğim meyve veren ağaç taşlanır derler büyükler ve birde şunu eklemek isterim böyle insan musfetteleri kendini dev aynasında görürler aslında onlara insan demek ayıp olur ……….! Derim
    Hide or report this
    • 3h
  • Osman Mermer Tomris Han huzur dolsun gecene kardesim.Bayram geliyor.Temizlik şart.Ayrık otlarını temizle🤣🤣
Türkcüyüz dediler, on a bun saldırdılar, tutuklanmadılar. Devlet onları çok sevmiş.

Onlar (†ürkçüler) devletin köstebekleri idiler

Köstebeklerin çalışma biçimleri

Onlar devletin köstebekleri idiler,

Bize türkçü olduğumuz için komunistler, şeriatçilar, baylar (zengin), bölücülerden çok  saldıranlar devletin korumasında yaşamlarını sürdüren köstebek türkçüler olmuştur.

Köstebeklerin_İstanbul_ayağı
Köstebeklerin_İstanbul_ayağı

Duruma bak, bir yanda Ankara’dan Kürşat Karacabey, Istanbul’dan Hasan Gürbüz de kendilerini birer sangun (general) sanıyorlardı. Günübirlik bazı iş başında olan sangunlarla görüşüyörlerdi. Yapacakları işleri sürekli onlara soruyorlardı.

Türkcüyüz dediler, on a bun saldırdılar, tutuklanmadılar. Devlet onları çok sevmiş.
Türkcüyüz dediler, ona buna saldırdılar, tutuklanmadılar. Çünkü devlet onları çok sevmişti.

Onlarda ne yapılması gerekiyor idiyse kendi gölgesinde bulunan kişilere iletiyörlerdi. Ankara’da Kürşat Karacabey’in elinde Erce Anıl Başıbüyük, Istanbul’da Hasan Gürbüz’ün elinde Abdurrahman Ozan İşleten vardı.

kostebek

K Ö S T E B E K

En önde Ermeni kökenli yanında Çerkez.
En önde Ermeni kökenli yanında Çerkez.

Onların görevleri: kim gerçek türkçülük yapmak isterse ona engel olmak, değişik ağlar üzerinden onları susturmak, kara çalmak idi. Çünkü onlar devletin gözetiminde olan türkçülerdi.

Onlara uymayanlar, susturulmalı, yada ya Kürşat Karacabey ile Hasan Gürbüz, ikisinden birine boyun eğmeliydiler.

Bu çalışma tuttu mu? Azda olsa tuttu. Kendilerine karşı çıkanları öyle aşağılıyorlardı, öyle karalıyorlardı, dayanmak çok güçtü. Dayanamayanlar seslerini kıstılar yada köstebeklere uydular.

Ancak bir kişi çıktı onların amına koyu verdi…

Diyelim, onların dedikleri oldu. Ordu yönetime el koymuş idi.

Ne olacak idi?

Sıradan götü boklu iki (avukat) ikiside emekli yada emekli olmayan subayların oyuncaklarıydılar. Ne ola bilecek idi?

Türkcüyüz dediler, ona buna saldırdılar, tutuklanmadılar. Devlet onları çok sevmiş.
Türkcüyüz dediler, ona buna saldırdılar, tutuklanmadılar. Devlet onları çok sevmiş.

Belki de çok sayıda kişiyi sustura bileceklerdi. Ancak sonuç alamayacaklardı.

Neden? Bu iki kendi yönetimlerini mitçi subaylara vermiş olan kişilerde beklenen yiğitlik, erlik, yöneticilik kılıkları yoktu.

Bilgi birikimleride yoktu.

Salaklara bir bakın, Ermeni kökenli Elham Aliyev’in yönetiminde bulunan kişilerle ilişki kuruyorlar, onları övüyorlar. Boy-boyda curuklar çektirip yayınlara  koyuyorlar.

Salaklar, Azerbaycan’da bütün bakanların, yöneticilerin ya kendilerinin yada eşlerinin Ermeni kökenli olduklarını bilmiyörler.

Bunlar, kurt değil tilkkiler, köstebekler. Tanrı Türk elini, Türk budununu önce bu salak, kendilerini bir bok sanan kimliksizlerden korusun.

İş bununlada bitmiyör.

Devlet, türkçülüğün gelişmesini önlemek için kendi türkçülerini yaratmış. Bu olay yeni başlamadı, çok eskilere dayanıyor.

Abdul Haluk Çay, oda bunlar la birlikte idi. Sonra ortaya 400.000 dolar işi girince bir yanda Haluk Çay ile öte yandanda Hanifi Altaş ile araları açıldı.

Köstebekler doları çok sevdiler
Köstebekler doları çok sevdiler

Anlaşılan, köstebeklik akçada getiriyormuş. Devletin yılmaz bekçileri halkın içinde köstebeklik, çıkarı içinde türkçülük yapanlar bunlardı.

O günlerde dergiler çıkarıyorlar, dernekler açıyorlardı, yemekli toplantılar yapıyorlardı, börek çöreklerle bir arada yeyip-içip sıçıyorlardı.

Şimdi neden yapamıyorlar?

Çünkü el altından ödeme yapma işi durdu.

Bu size en büyük kanıttır.

O gün kendi ceplerinden yapanlar, şimdi neden yapmıyorlar?

Dedim, gizli ellerden gelen akçalarla, gizli güçlerin korumaları ile türkçülük o günlerde kaldı, gitti.

Çok ilginç o günlerde gerçekten yurtsever olanlar, soruşturmalar yeyip, içeri tıkılırlar iken bu saydığım köstebeklere dokunan olmadı.

Şimdi sus puslar.

Onlar birilerinin çetele tuttuğunu, kendilerini izlediğini, bir gün gelipte yüzlerine gerçekleri çarpacağını bilemiyörlerdi.

Onların işleri devlete yaranmaktı, bizim işimiz, yurdumuzu bilgi kirliliğinden, yalandan, dolandan, uydurma †ürkçülerden korumaktı. Durum böyle olunca, köstebeklerin, bize saldırmaları, bize bok atmaları kaçınılmazdı.

Çok yakında gizli kalmış başka köstebeklerde burada tanıtılacaktır. Bizi izlemeyi sürdürün.

Kazan Bey

https://www.yenisafak.com/gundem/yeni-hayata-dokunulmadi-562264

 

mit, Istanbul, türkçü

†ürkçülük

Konu: †ürkçülük

Yazan: Salur Bey

†ürkçüyüz dediler, türkçülerin amına koydular.

 Çerkezler’in gizli türkçülük toplantısı

Karanlık güçler AKP’yi Türkiye’de yaşama geçirmeden önce MHP’yi güçsüzleştirerek, geleceğin CIA destekli AKP’sine yol açmak istiyörlerdi. Mit, AKP’ye taban yapabilmek için MHP’de açık açık şeriatçı çalışmalara yer verdirdi. Bu yetmezmiş gibi birde MHP içinde türklüğe yakın olanları MHPdışında ‘†ürkçülük” adı altında eyleme geçirttiler.

Artık müslümancı olan MHP’liler, bir çok ocak yöneticileri, “biz Allah yolunun yolcularıyız, bu gün için islamı en iyi savunanlar AKP’de, bizde onlara oy vererek katılmalıyız” dediler.

MHP içinde “türkçüyüz” diyenlerde, “MHP’de türkçülük olmaz, biz ayrıca dernekleşmeliyiz” dediler.

Artık MİT’in eliyle MHP doğurganlaştırılmıştı. Cia güdümlü AKP’ye arka çıkar duruma getirilmişti.

 

Bu günlerde ortalığa çıkıp bir uygar yurttaş görüntüsü ile dolaşan çokları, o günlerde “İllahi kelimetullah için savaşıyoruz. Bizim için MHP önemli değil, üstelik Erdoğan namazlı apdestli birisidir, onu desteklemek bütün müslümanlara bir görevdir” diyörlerdi.

 

Bu günlerde sesi kesilen kulağı kesik, sözde †ürkçüler,

Istanbul’da Hasan Gürbüz, Ankara’da Kürşa†

Karacabey’in elleri altında oyuncak olan, sapık, salak,

sakat, satılmış, anası belirsizler, nerede bir türkçü varsa †ürkçülük adı altında ona saldırarak, gerçek türkçülerin amına koydular.

Gerektiğinde (bir polis gibi): türkçülük yapan gençleri

ayaklarına çağırıp: “ bak arkadaş, sen bizi

tanımıyorsun, bu ortamda †ürkçülük yapabilmek için

 bize katılmalısın. Bizim arkamız sağlam.

 Biz emekli subaylardan güç alıyoruz. Emniyet içindede

 güçlüyüz, bizim dışımızda örgütlenirseniz  başınıza

gelecekleri bir düşünün” diyörlerdi. Avukatlık yaptıkları odadada sık-sık genç subaylar gözdağı vermek için dolaşırlardı. İşin gerçeği, müslümancılık oynayanlarda, †ürkçülük oynayanlarda MİT’e bağlıydılar.

Tamuya giden yolların taşları böyle otla döşenmişti…

Tamuya given yollar böyle otla döşenmişti.

Tamuya giden yollar böyle otla döşenmişti.

Erdoğan yerine yerleştikten sonra (AKP Türkiye’yi ele

geçirdikten sonra) ortalıkta ne o islamcılar nede o

†ürkçüler kaldı.

Çünkü onlar mit  icin görevlerini yapmış, bitirmişlerdi…

Ulan dönekler, siz “Allah’a, Kuran’a el koyup ant içip biz bu yoldan dönersek “Gök girsin, kızıl çıksın” demediniz mi? Şimdi nerelerdesiniz?

İlginç değil mi?

Bu iki †ürkçü (Hasan ile Kürşat) tosuncuğun yanlarında birikenlerde ya Çerkez, yada Ermeni’lerdi.

Gelelim islamcılara, Ülkü Ocakları’nda yetişmiş yada Milli Görüş içinde yetişmiş olan islamcıların içinde nerede ise bir Türk kökenli yoktu. Başta Ermeni, Çerkez, Gürcü Yahudileri çoğunluktalardı.  

 

Arkadaş, ben türkçü olmak istiyörüm dersen, oku, yaz,

araştır. Götü boklu kılınç artıklarına yem olma…

Ortalıkta †ürkçüyüm, iyi müslümanım deyenlerin çoğu

KILINÇ ARTIĞI müslümanlardan oluşmaktadır. Devlet

Bahçeli, Abdullah Gül, Mahir Ünal, H. Akar saymakla bitmez.

mit, Istanbul, türkçü

mit, Istanbul, türkçü

Bu gün Türkiye’yi yönetenlerin soy kütüklerini açıkarsam, Türkiye’den kaçarsınız!

Emekli askerlere bağlı sözde türkçüler. Bunlara acıyın. Yüzlerine bir bakın tosuncukların.

Türkçü geçinen salakların bir kurtarıcı olarak gördükleri Orgeneral Hurşit Tolon’u götü boklu bir SURİYELİ dolandırmış.

Emekli   kendisini dolandıranlarla yüzleşti

Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hurşit Tolon’un telefonda kendisini polis olarak tanıtan kişilerce dolandırılmasına ilişkin 2 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Hurşit Tolon duruşmada dolandırıcılarla yüzleşti.

Türkçü geçinen salakların bir kurtarıcı olarak gördükleri Orgeneral Hurşit Tolon’u götü boklu bir SURİYELİ dolandırmış. Ankara’da Kürşat Karacabey, Istanbul’da Hasan Gürbüz’e bağlı sapık türkçüler gece gündüz demeden Tolon Paşa Türkiye’yi kurtaracak dıyorlardı.

:)))

Yayınlanma: 27 Kasım 2018


Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanıklardan Suriye uyruklu Hıssan Al Jasem ile müşteki Hurşit Tolon ve tarafların avukatları katıldı. Başka bir suçtan tutuklu bulunan sanık Mehmet Çiftçi ile Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden bağlantı kuruldu.

Üzerine atılı suçu kabul etmeyen Çiftçi, yaralama suçundan cezaevinde bulunduğunu, yaraladığı akrabalarının kendisine iftira attığını öne sürdü.
Suriye uyruklu sanığı tanımadığını belirten Çiftçi, fotoğraf teşhislerini de reddetti. Çiftçi, “Namusum ve şerefim üzerine yemin ederim ki bu kişileri ilk kez görüyorum. Telefonla kimseyi dolandırmadım. Akrabalarımla kavga ettik, yaralandılar. Bana iftira atıyorlar. Ben o tarihte yaralama dolayısıyla polis tarafından da aranıyordum. Bu işi yapmam söz konusu değil.” dedi.

Sanık Hıssan Al Jasem de 4 yıl önce Türkiye’ye geldiğini, bir süre akrabalarının yanında kaldıktan sonra gittiği Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesinde Mehmet Çiftçi ile tanıştığını söyledi.

Çiftçi’nin “Sana iş bulalım, bizimle çalış.” teklifi üzerine bu kişilerle çalışmaya başladığını savunan sanık, mahkeme başkanının işin ne olduğunu sorması üzerine, “Emanetleri alıp nakledeceğimi söylediler.” yanıtını verdi. Hıssan Al Jasem, kandırıldığını anlayınca bildiklerini polise anlattığını da kaydetti.

 

“BENİM VE AİLEMİN KİMLİK BİLGİLERİNİ BİLİYORDU”

Müşteki Hurşit Tolon ise evine faks ve internet için bağlattıkları oğlunun adına kayıtlı telefonu arayıp kendisini Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğünde terörle mücadele grup amiri Menderes Utku olarak tanıtan kişinin, “Hesabınızdan terör örgütlerine para yatırılmış. Şu anda MASAK bankada operasyon yapıyor. Bankaya gitmeniz gerekiyor.” dediğini aktardı.

Telefondaki kişinin kendisi ve yakınlarının tüm kimlik ve hesap bilgilerine sahip olduğuna dikkati çeken Tolon, “Ben bankanın Bahçelievler şubesine hesabımı kapatmak üzere gittim. Telefondaki kişi sürekli konuşuyor, telefonu kapatmama müsaade etmiyordu. Bir yandan da ‘Savcım’ diye hitap ettiği 3’üncü bir kişiyle görüşüyormuş gibi davranıyordu. Şubenin önüne gittiğimde trafik polisleri geldi ve aracımı çekmemi istedi. Çok müşkül durumda kaldım. Telefondaki kişi bunu kullandı. Parayı devlet adına alıp geri vereceklerini söyledi. Bu sırada aracın yanına Hıssan Al Jesem olduğunu sonradan öğrendiğim kişi geldi. 12 bin 620 doları bu kişiye verdim.” şeklinde beyanda bulundu.

Tolon, Hıssan Al Jesem’i teşhis etti, Çiftçi’nin sesinin telefonda konuştuğu kişinin sesine benzediğini dile getirdi.

Hıssan Al Jesem’in avukatı İlyas Adıgüzel, müvekkilinin kandırıldığını, suç işleme kastıyla hareket etmediğini ve eyleme dahil olmadığını söyleyip, tahliye ve beraat istedi.
Mehmet Çiftçi’nin avukatı da Hıssan Al Jesem’in beyanıyla müvekkiline suç isnat edildiğini, müvekkilinin yaralama suçundan arandığı ve köyde saklandığı dönemde dolandırıcılık suçunu işlemesinin söz konusu olmayacağını öne sürdü.

Beyanların ardından ara karar açıklayan mahkeme, sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmetti ve dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 15 Ocak 2019’a erteledi.

Ankara’da temmuz ayında kendilerini hakim ve savcı olarak tanıtarak aralarında emekli Orgeneral Hurşit Tolon’un da bulunduğu 8 kişiyi toplam 400 bin lira dolandıran biri Suriye uyruklu 2 zanlı tutuklanmıştı.

Abdurrahman Ozan İşleten

Değerli yönetici bey,

Bu benim bir hatıra olarak sakladığım yazıyı yayınlarsanız sevincem. Antalyadan bir Türkçü.

 

ÖZTÜRKLER FORUM :: Başlığı Görüntüle – C* TÜRKÇÜ şehir

Orkun Pusat rumuzlu şahıs ülkücülerin Türkçüleri kontrol altında tutabilmek için görevlendirdiği turan tc nin şimdiki yöneticisi ozan işleten
http://www.ozturkler.com/forum/ viewtopic.php?p=68639&sid=e2c058d9e5b30f8d2158c890d041f16a – 61k – Added search results – In cache – Equivalent pages

 

Elbirligi Istanbul Kutlu Altay Kocaova, Oguz Karahan ile Abdurrahman Ozan İşleten: Çerkezler'in türkçülük oyunu...

Elbirliği Derneği: GİZLİ ÇERKEZ ÖRGÜTÜ

Elbirliği Derneği: GİZLİ ÇERKEZ ÖRGÜTÜ

Elbirliği Derneği 2000 yıllarından başlamak üzere ortaya çıkmış olan bir oluşumdur. Bu oluşumun gerçekte gençlik yada Türkler arasında bir yeri yoktu.

Eleğini eleyip duvara asmış olan yılllarınıda ABD’nin doğrultusunda çalışmalara vermiş, ancak ABD, bunlardan desteğini çekince birden bire kendilerini Ataturkçü-Türkçü olarak tanımlamaya başlayan emekli subaylardır.

Sözde Türkçüÿdüler, 12 Eylül öncesi komunizme karşı çıkmadılar. Sonradan ülkücülere karşı gizli biçimde savaş açtılar. Bunlar yetmezmiş gibi birde kendilerine büyük türkçü ünü verdiler.

Elbirliği Derneği, Sözde Türkçüydüler, 12 Eylül öncesi komunizme karşı çıkmadılar. Sonradan ülkücülere karşı gizli biçimde savaş açtılar. Bunlar yetmezmiş gibi birde kendilerine büyük türkçü ünü verdiler. Gizli ÇERKEZ örgütü, kendi kimligini TÜRKÇÜLÜKLE örtüyordu.

 

GİZLİ ÇERKEZ ÖRGÜTÜ

Bu aşağıdakı bilgi bir gazeteden alıntıdır.

Emekli subayların gölge bir kuruluşudur. Hasan Gürbüz yonetirdi. Abdurrahman Ozan İşleten de Hasan Gürbüz adına derneği gözetirdi.

Emekli subayların gölge bir kuruluşudur. Hasan Gürbüz yönetirdi. Abdurrahman Ozan İşleten de Hasan Gürbüz adına derneği gözetirdi.

Emekli subaylar Elbirligi Dernegindeler, 11kasim2001

Emekli subaylar Elbirligi Derneğindeler, 11kasim2001

Kaynak: http://www.elbirligidernegi.org

Elbirliği: Tüm hakları yüce Türk milletine aittir...TC

Elbirliği: Tüm hakları yüce Türk milletine aittir…TC

 

Emekli subaylar Elbirligi Dernegindeler, 11kasim2001

Emekli subaylar Elbirligi Derneğindeler, 11kasim2001

 

 

 

 

 

 

Elbirliği: Tüm hakları yüce Türk milletine aittir...TC

Elbirliği: Tüm hakları yüce Türk milletine aittir…TC

 

 

GİZLİ ÇERKEZ ÖRGÜTLERI

http://www.turkcu.net, http://www.nihalatsiz.org, http://www.elbirligidernegi.com.tr, http://www.turan.tc

Bu dernekler, gizli Çerkez örgütünün kirli girişimleriydiler.

Bütün bu Gizli Çerkezler‘in türkçülük oyunları lekesiz bir biçimde yürümedi. Kirli eller, ne biçim bir sahte türkçülük yaparak, gerçek türkçülerin önlerini kesmeye çalışmışlarsada, arkalarında silinmeyen izler bırakmışlardı. Gerçek türkçülerde, bu sinsi sahte türkçülerin bütün bilgilerini elde edebilmişlerdi. Bu gerçekde yıllar sonra ortaya çıkacaktı.

Oğuz Karahan, Nurcu geleneğe bağlı birisiydi, onun içinde onun adını basın yayına bildirmemişlerdi. Ancak bu kişi yukarıda okuyucuya  tanıtılmıştır.

Yakan Cumalıoğlu, türkçü-mürkçü olmasada bu en ileri gelenleri olarak tanıtıldı. Oda sapa sağlam Nurcu gelenekten birisi idi. Onuda yukarıda tanıttık. Böylece bu Çerkezler’in uydurma türkçülük yapılanmasının yüzünü azıcık açmış olduk.